Gitti, giderken içimdeki sevinci de aldı beraberinde. Son kez sarılamadan, kokusunu ciğerlerim tadamadan gitti. Her gelişin bir de dönüşü varmış meğer, ben bunu onun boşluğunu tadınca öğrendim. İçim yandı günlerce, belki çıkıp gelir diye bekledim. Ne yazık ki gittiği gibi gelmesini bilmedi. Bilmezdim yarım bırakmaya, canımı böyle yakmaya meraklı olduğunu. Hep kalır sandım ben, geceler boyu sırıtmayı özledim sensizken. Sessiz sessiz ağlamaktansa, gülüşümü gizlemeyi yeğlerdim. Yol göstermek benim işim değildi bugüne kadar, gelir diye beklemek değildi hevesim. Gitti, giderken hayallerimizi bıraktı bana. Şu büyütmeye zaman bulamadığımız, ufacık kalmış hayallerimizi. Döndüm, deliye döndüm sayesinde. Hiçbir geleni beğenmeyen, annesinden sadece o kırmızı arabayı isteyen çocuklara döndüm. Hayattan zevk, yaptıklarımdan tat alamaz oldum. Ona seni seviyorum demeyi, başını omzuma koymasını, o halde herkese yukarıdan bakmayı özledim. Tek telaşımdı hediye seçmek, daha ilk günden yıldönümü düşüne