Kırılan şeylerin kendini onarması her zaman kişinin iyileştiğinin bir göstergesi olmuyor malesef. Yapılan her yanlış insanın gölgesinde kara bir işaret bırakıyor, bu işaret gölgeyle beraber takip ediyor insanı. Görünmeyen o kadar çok şey var ki insana zarar veren, işte sırf bu yüzden sorunu aramak körleştirebiliyor beni. Gözkapaklarımın altında yatan onca hüzün gözden düştüğünde basit su damlaları gibi görünüyor. Oysa her biri bardaktan taşan damlaları serebiliyor dolu gözlerimin önüne. Bir şeyleri daha net görebilmek için bazı şeyleri gözardı etmek hepsinin üstüne bambaşka, acınası hüzünler yığını olarak çökebiliyor. Hem her şeyi nasıl göreyim ki ben, iki gözümün arasında kalanı bir başkasının aynası olmadan göremezken? İhtiyaç duyduğum kişilerin çöpü olduğumu bilmek tüm benliğimi ateşin içine atma isteğini doğurabiliyor bedenimde. Kuşlar uçuyor, çiçekler kopuyor ama insanlar neden kuş yerine çiçeği seçiyor da benliklerini günden güne eksiltiyorlar anlamış değilim. Kopan bir lale yaprağının yerine büyük bir ağacın kökünü yapıştırdığında her şey düzelmiş olmuyor ne yazık ki. Bunun hep yeni dallara gebe olacağını düşünürken bağlı olduğu laleyi de öldürdüğü gerçeğine niye bu kadar iyimser yaklaşıyorum? Sanırım o kadar da iyi bakamıyorum önümdekilere, kartları doğru okuyamadığım için her seferinde elimdekileri bir hiç uğruna kaybediyorum. Kafam karışık belki, belki de kuş gibi uçma isteği o kadar ağır basamıyor; açıkçası hangisi olduğunu bilmiyorum. Yeni dalların yeşermesini bekliyorum ve sonbaharın geldiğinin, bir sonraki göz kırpışımda karlar altında kalacağımın farkında değilim.
En üzücü yanıysa, karlar altında yatan ölü biri olmayı karlar altında ölecek birine tercih ediyor oluşumun erteleme güdümden geldiğini kavrayamıyor oluşum. Oluşum, değil mi? Gereğinden fazla kullanmışım o kelimeyi.
Belki de "olmak" için ne kadarının gerektiğini sezemiyorumdur. Olsun. Olmasa da oluşun, tüm bunları yazan olmayı istemeyen bir oluşum.
Alışın.
STK
En üzücü yanıysa, karlar altında yatan ölü biri olmayı karlar altında ölecek birine tercih ediyor oluşumun erteleme güdümden geldiğini kavrayamıyor oluşum. Oluşum, değil mi? Gereğinden fazla kullanmışım o kelimeyi.
Belki de "olmak" için ne kadarının gerektiğini sezemiyorumdur. Olsun. Olmasa da oluşun, tüm bunları yazan olmayı istemeyen bir oluşum.
Alışın.
STK
Comments
Post a Comment