Onur, gurur, şeref, haysiyet, tabu ve bunun gibi bütün lanet kavramlar. Her birinden nefret eder haldeyim şu sıralar. Bir insanı yapmak istediği şeyden alıkoyan her türlü düzenden rahatsızım. Biriyle konuşma isteğini bile rafa kaldıracak tüm yaşanmışlıklardan ötürü huzursuzum.
İki insanı birbirinden alıkoyan küçük sebepler ve bunların bir araya gelerek yarattığı duvar beni günden güne yaralıyor. Mutsuzluğum da mutluluğum kadar geçici bir hal aldı, ağız tadıyla yaşayamadığım duygular beni bir miktar üzüyor. Gelmeyi ummadığım bir yerdeyim ve açık konuşmak gerekirse yabancılık çekişim yerimi yadırgamama yol açıyor.
İnsandaki sahiplenme duygusu birçok ihtimali beraberinde götürüyor. Eğer bir yeri evin gibi sahiplenirsen başka evde kötü hissediyorsun. Daha da kötüsü eğer kendini bir insanın yanında evindeymiş gibi hissetmeye başlamış ve konumundan çok birlikte olduğun kişiye yoğunlaşır hale gelmişsen kopmak çok zor oluyor.
Bir gün hissettiklerim başka gün düşündüklerimle zıtlaşır halde ve kim olduğumu sorgulamaya başladım diyebilirim. İki sene önceki ben elbette ki bugünden farklı olacaktı, buna şüphem yok; ama bu yıl olmayı beklediğim kişiyle dönüştüğüm kişi arasında dağlar kadar fark var. Sorumluları kimler veya nelerdir kesin bir şey söyleyemesem de suçladıklarım bende derin rahatsızlıklar uyandırıyor. Anlaşılmayı anlamaktan çok istiyorum.
Sırf anlaşılmak da yetecek gibi görünmüyor aslında. Beni anlayan birinin bana yol göstermesini değil de beni avutmasını istiyorum. Baş koyacak bir omzu sadece arkadan görebilmek beni olabildiğince yoruyor.
Mutluluğu aradığım asık suratlar ve teselli aradığım kırıcı sözler hayat enerjimi alıp götürüyor benden. Küs iki insanın birbirlerine sarılması dünyadaki akışı akıl almaz bir şekilde donduruyor, ve benim buna ihtiyacım var.
İhtiyaçlarım bitecek gibi değil, bu nedendendir ki isteklerime sıra gelmiyor. Umuyorum bir gün küs olduğum hayatla sarılıp akışı durdurabilirim. Ve dünya tekrar dönmeye başladığında, küs olduğum her şeyle yeniden barışabilirim.
Bir karardır yaşamı değiştiren, bir mevsimdir yaprakları yeşerten, bir rüzgardır dalgaları hareketlendiren ve bir insandır bazen, tüm bunları tek başına başarabilen.
Aradığım bir karar, bir mevsim ya da bir rüzgar değil etrafımda. Aradığım bir insan, yüzümü en mutsuz anımda bile güldürebilen.
STK
İki insanı birbirinden alıkoyan küçük sebepler ve bunların bir araya gelerek yarattığı duvar beni günden güne yaralıyor. Mutsuzluğum da mutluluğum kadar geçici bir hal aldı, ağız tadıyla yaşayamadığım duygular beni bir miktar üzüyor. Gelmeyi ummadığım bir yerdeyim ve açık konuşmak gerekirse yabancılık çekişim yerimi yadırgamama yol açıyor.
İnsandaki sahiplenme duygusu birçok ihtimali beraberinde götürüyor. Eğer bir yeri evin gibi sahiplenirsen başka evde kötü hissediyorsun. Daha da kötüsü eğer kendini bir insanın yanında evindeymiş gibi hissetmeye başlamış ve konumundan çok birlikte olduğun kişiye yoğunlaşır hale gelmişsen kopmak çok zor oluyor.
Bir gün hissettiklerim başka gün düşündüklerimle zıtlaşır halde ve kim olduğumu sorgulamaya başladım diyebilirim. İki sene önceki ben elbette ki bugünden farklı olacaktı, buna şüphem yok; ama bu yıl olmayı beklediğim kişiyle dönüştüğüm kişi arasında dağlar kadar fark var. Sorumluları kimler veya nelerdir kesin bir şey söyleyemesem de suçladıklarım bende derin rahatsızlıklar uyandırıyor. Anlaşılmayı anlamaktan çok istiyorum.
Sırf anlaşılmak da yetecek gibi görünmüyor aslında. Beni anlayan birinin bana yol göstermesini değil de beni avutmasını istiyorum. Baş koyacak bir omzu sadece arkadan görebilmek beni olabildiğince yoruyor.
Mutluluğu aradığım asık suratlar ve teselli aradığım kırıcı sözler hayat enerjimi alıp götürüyor benden. Küs iki insanın birbirlerine sarılması dünyadaki akışı akıl almaz bir şekilde donduruyor, ve benim buna ihtiyacım var.
İhtiyaçlarım bitecek gibi değil, bu nedendendir ki isteklerime sıra gelmiyor. Umuyorum bir gün küs olduğum hayatla sarılıp akışı durdurabilirim. Ve dünya tekrar dönmeye başladığında, küs olduğum her şeyle yeniden barışabilirim.
Bir karardır yaşamı değiştiren, bir mevsimdir yaprakları yeşerten, bir rüzgardır dalgaları hareketlendiren ve bir insandır bazen, tüm bunları tek başına başarabilen.
Aradığım bir karar, bir mevsim ya da bir rüzgar değil etrafımda. Aradığım bir insan, yüzümü en mutsuz anımda bile güldürebilen.
STK
Comments
Post a Comment