Ben Sen O - Siz Onlar. Bu kadar. Eksik olan şahıs ekimin eylemimi anlamsız kıldığı bilinciyle yazıyorum. Her şeyi yapmışım da, yapılmış olması bir anlama gelmezmiş gibi. İşin ucunda ikimiz olmadıkça yapılanlar birer zaman öldürme aracı sanki. Hem, her şaheserin sahibi onu yapan değildir aslında. Asıl sahip, sanatçıyı olduğu hale getiren kişidir. Bizler sanat, güzellik ve görecelilik üçlüsünden görece kısmının sahipleriyiz. Sanat tüm dünyaya, güzellik yalnız sana mâl olurken biz sadece görmekle yetinebiliyoruz. Gördüğümüzü yorumlamak gibi gafletlere düşmek aklımızın bir köşesinde bulunsun da, gördüğümüze hayranlık duyma hatasını canımız pahasına yapıyoruz. Göreceli olan her şeyi tartışmayı bıraktığımız gibi bir de gözlerin kalbin aynası olduğunu düşünüyoruz. Oysa gözler bize kalbimizin bir yansımasını vermiş olsa belki de kalbi söküp verme konusunda böylesine ısrar sahibi olamazdık. Diyorlar ki hepimizin hayatında insanlar ikiye ayrılıyormuş. ('Ben' ve 'onlar